Final Sınavı - Çeviri (İng/Türk)

Soru 1:

As I worked on the talk, I’d rise from my chair every ninety minutes or so to interact with the kids. Jai saw me trying to remain engaged in family life, but she still thought I was spending way too much time on the talk, especially since we’d just arrived in the new house. She, naturally, wanted me to deal with the boxes piled everywhere. What is the best Turkish translation the sentence in bold?

A) Konuşmada çalışırken, her dokuz dakikada bir ya da çocuklarla iletişim kurmak için sandalyemden yükseleceğim. B) Konuşma üzerinde çalışırken her dokuz dakikada bir yerimden kalkardım ya da çocuklarla etkileşim kurardım. C) Konuşma üzerinde çalışırken her doksan dakikada bir yerimden kalkardım ya da çocuklarla iletişim kurardım. D) Konuşma üzerinde çalışırken her doksan dakikada bir yerimden kalkardım ya da çocuklarla etkileşim kurardım. E) Konuşma üzerinde çalışırken her doksan dakikada bir sandalyemin üzerine kalkardım ya da çocuklarla etkileşim kurardım.

Soru 2:

Little lamb, God bless thee! There is a line of the poem 'The Lamb' given above. Which of the following translations is the most accurate?

A) Küçük kuzu, tanrı beni kutsasın B) Küçük kuzu, tanrı seni kutsasın C) Küçük kuzu, tanrı onları kutsasın D) Küçük kuzu, tanrı herkesi kutsasın E) Küçük kuzu, tanrı hepimizi kutsasın

Soru 3:

“To Whom It May Concern,” Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) İlgili şahsa/makama B) Bu konuya ilgi duyan kişilere C) Konuyla ilgisi olan makamlara D) Sözü geçen konu ile ilgilenenlere E) Konuya ilgi duyabilecek şahsa

Soru 4:

A lot of professors give talks titled “The Last Lecture.” Maybe you have seen one. It has been a common exercise on college campuses . What is the best Turkish translation the sentence in bold?

A) Bu, Üniversite kampüslerinde yaygın bir egzersizdir. B) Bu, Üniversite kampüslerinde yaygın bir uygulamadır. C) Bu, Üniversite kampüslerinde olmazsa olmaz bir uygulamadır. D) Bu, Üniversite kampüslerinde olmazsa olmaz bir alıştırmadır. E) Bu, Üniversite kampüslerinde yaygın bir alıştırmadır.

Soru 5:

Önümüzdeki birkaç gün içerisinde hesabınızdaki borcu temizlerseniz çok memnun olacağız. Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) We would appreciate it if you cleared your account within the next few days. B) We would be happy if you clean your counter in a few weeks. C) We will be so happy if you pay for your debts in a couple of weeks. D) We would be so pleased if you cleared your account these days. E) We would appreciate it if you cleaned your desk here within the next few days.

Soru 6:

It was many and many a year ago, In a kingdom by the sea That a maiden there lived whom you may know By the name of Annabel Lee— And this maiden she lived with no other thought Than to love and be loved by me In the section of the poem above, what does the word 'maiden' refer to in Turkish?

A) tecrübesiz B) bekar C) mahçup D) utangaç E) kız

Soru 7:

Tiger! Tiger! burning bright In the forests of the night, In the section of the poem given above, what aspect of the tiger does the poet highlight?

A) Büyüklük B) Yırtıcılık C) Parlaklık D) Vahşilik E) Çeviklik

Soru 8:

When we boarded the street car we found the seats all occupied — principally by ladies. Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) Sokak arabasına bindiğimizde koltukları bütünüyle işgal edilmiş bulduk - özellikle bayanlar tarafından. B) Sokak arabasına bindiğimizde koltukların hepsi sadece bayanlar tarafından doldurulmuştu. C) Sokak arabasına bindiğimizde koltukların bütünüyle boşaltıldığını gördük - özellikle bayanlar için. D) Sokak arabasına bindiğimizde koltuklar doldurulmuştu - sadece bayanlar tarafından. E) Sokak arabasına bindiğimizde koltukların çoğunu dolu bulduk - özellikle bayanlar tarafından.

Soru 9:

I am glad there is someone in the world who is quite happy,’ said a disappointed man as he looked at the wonderful statue. What is the best translation of the sentence above?

A) Hayal kırıklıgına uğramış olan adam, mükemmel heykele bakarak, dünyadaoldukça mutlu biri oldugu için mutluyum dedi. B) Hayal kırıklıgına ugramıs olan adam, mükemmel heykele bakarken oldukça mutlu, dünyada birini görsem daha memnun olurdum. C) Hayal kırıklıgına ugramıs bir adam harika heykele bakarken “Dünyada çok mutlubirisi oldugu için mutluyum “ dedi. D) Hayal kırıklığı yasayan o adam muhtesem heykele bakarak “dünyada oldukça mutlu birisi var oldugu için memnun oldum” dedi. E) Umutsuz bir adam harika heykele bakıp, ‘dünyada oldukça mutlu olan birininolmasına sevindim,’ dedi.

Soru 10:

What is the main function of a guide word that is located in the upper corner of the page of a dictionary?

A) Giving you an indication of how close you are to locating your word B) Listing the most important words of a language C) Saving space in a dictionary D) Making a dictionary look thicker E) Making a dictionary look more sophisticated

Soru 11:

The cop hurried to Shafer’s car, his hand on his holster. Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) Shafer’in eli tabanca kılıfında iken polis memuru aceleyle onun arabasına doğru gitti. B) Polis memuru elini tabanca kılıfının üzerinden çekmeyerek Shafer’in arabasına gitti. C) Polis memuru hızla Shafer’in arabasına yürüdü, eli hala tabanca kılıfının üzerindeydi. D) Polis memuru, eli tabanca kılıfının üzerinde aceleyle Shafer’in arabasına gitti. E) Polis memuru, eli tabanca kılıfının üzerinde olarak Shafer’in arabasına bindi.

Soru 12:

The sky was clear - remarkably clear - and the twinkling of all the stars seemed to be but throbs of one body, timed by a common pulse. Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) Gökyüzü açıktı, oldukça açık, ve tüm yıldızların göz kırpması, ortak bir nabzın zamanlamasıyla tek bir bedenin kalp atışları gibiydi. B) Gök duruydu, olağanüstü bir duruluktaydı, bütün yıldızların ışıldayışı tek bir gövdenin, ortak bir nabızdan ayarlanan yürek vuruşlarına benziyordu. C) Gökyüzü sakindi ve yıldızların göz kırpmasını andıran görüntüleri ile kalp atışları gibi bir bedenin içinde olan her şeyin aynı şekilde olduğunu düşündürtüyordu. D) Gökyüzü açıktı ve olağanüstü bir duruluktaydı.yıldızların ışıması nabız gibi atıyordu bir kalbin bedenin içinde vuruşlarını andırır şekilde. E) Gök açıktı, olağanüstü bir duruluktaydı, bütün yıldızların ışıması tek bir merkezden ayarlanan nabız gibi kalp çarpıntılarına benziyordu.

Soru 13:

Our records show that the invoice still has not been paid. Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) Kayıtlarımıza göre, yukarıdaki fatura için hala herhangi bir ödeme yapılmamış. B) Kayıtlarımız gösteriyor ki fatura hala ödenmemiş. C) Kayıtlarımız herhangi bir ödeme yapmadığınızı doğruluyor. D) Kayıtlarımız gösteriyor ki faturanın sadece bir kısmı ödenmiş. E) Kayıtlarımıza göre faturanın bir kısmı hala ödenmemiş.

Soru 14:

Having a good dictionary or being proficient in a foreign language ....... the ability to use a dictionary. Which of the following completes the sentence above?

A) Always guarantees B) Sometimes guarantees C) Seldom guarantees D) Never guarantees E) Probably guarantees

Soru 15:

How exactly, do you catalogue your childhood dreams? How do you get other people to reconnect with theirs? As a scientist, these weren’t the questions I typically struggled with. What is the best Turkish translation the sentence in bold?

A) Bir bilim adamı olarak, bunlar genelde cevapladığım sorular değildi. B) Bir bilim adamı olarak, bunlar sık sık uğraştığım sorular değildi. C) Bir bilim adamı olarak, bunlar genelde uğraştığım sorular değildi. D) Bir bilim adamı olarak, bunlar genelde uğraştığım problemler değildi. E) Bir bilim adamı olarak, bunlar genelde karşılaştığım sorular değildi.

Soru 16:

I am so fortunate as to count Shamrock Jolnes, the great New York detective, among my muster of friends. Which is the best Turkish translation of the sentence above?

A) New Yorklu büyük detektif Shamrock Jolnes’i arkadaş topluluğumun arasında görmekten çok şanslıyım. B) New Yorklu büyük detektif Shamrock Jolnes’i arkadaş topluluğumun arasında saymaktan çok şanslıyım. C) Büyük detektif Shamrock Jolnes’i New Yorkluarkadaş topluluğum arasında saymaktan çok şanslıyım. D) New Yorklu detektif Shamrock Jolnes’i büyük arkadaş topluluğumun arasında saymaktan çok şanslıyım. E) New Yorklu büyük detektif Shamrock Jolnes’i arkadaş topluluğumun arasında bilmekten çok şanslıyım.

Soru 17:

But our love it was stronger by far than the love Of those who were older than we— Of many far wiser than we — And neither the angels in heaven above, Nor the demons down under the sea, Can ever dissever my soul from the soul Of the beautiful Annabel Lee. What is the best translation of the lines in bold?

A) Sevdadan yana kim olursa olsun,Yaşça başca ileri ,Geçemezlerdi bizi; B) Sevgimiz her şeyden büyüktü,kendimizden de ,aklımızdan da; C) Sevdadan yana kim olursa olsun,Yaşça ve akılca ileri ,Bize ulaşamazlardı; D) Sevdamız o kadar büyüktü ki ,Ne biz ne de yaşça başca ileri olanlar ,Geçemezdik onu E) Yaşça başca ileri olanlar bileGeçemezlerdi bizi

Soru 18:

Which of the following poets wrote the poem 'Annabel Lee'?

A) Emily Dickinson B) William Blake C) Walt Whitman D) Maya Angelou E) Edgar Allan Poe

Soru 19:

“Did Mike O’Bader ever have a great loss or trouble of any kind?” I asked. “Lemme see! About thirty year ago there was somethin’ of the kind, I recollect.” Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) “Mike O’Bader'in büyük bir kaybı ve problemi oldu mu? Diye sordum. “Bir bakalım! otuz yıl önce, böyle bir şey olduğunu hatırlıyorum.” B) “Mike O’Bader'in büyük bir derdi ya da kaybı oldu mu? Diye sordum. “ Hatırladığım kadarı ile otuz yıl önce böyle bir şey yaşanmış olmalı.” C) “Mike O’Bader'in daha önce büyük bir kaybı ya da üzüntüsü oldu mu? Diye sordum. “Bir bakayım! Otuz yıl önce olmuş olabilir, hatırlıyorum.” D) “Mike O’Bader'in hiç bu türden büyük bir kaybı ya da problemi oldu mu?” Diye sordum. “Bir düşüneyim! Yaklaşık otuz yıl önce, böyle bir şey vardı, hatırlıyorum.” E) “Mike O’Bader'in bu kadar büyük bir acısı ya da derdi oldu mu? Diye sordum. “Geriye dönüp baktığımda yaklaşık otuz yıl önce bir sorun olduğunu hatırlıyorum”

Soru 20:

Would it be possible to set another date? Which of the following is the correct translation of this sentence? Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin doğru çevirisidir?

A) Başka bir saate ne dersiniz? B) Başka bir tarih belirlemek mümkün mü acaba? C) Bu tarihi değiştirmek mümkün mü? D) Randevuyu biraz daha ileri almamız mümkün mü? E) Saati başka bir tarih için kurmamız mümkün olur mu?