Ortaçağ Felsefesi 2

Yanıt Açıklaması: Aklın otoritesini kabul ettiğini açıkça ortaya koyan düşünür, aklın yetkisinin mantık, matematik ve tabiat bilimlerinin deneysel alanlarında geçerli olduğunu, fakat metafizik problemlerin çözümünde yetersiz olup bu konuda vahyin desteğine ihtiyaç bulunduğunu ısrarla belirtmiştir.

Yanıt Açıklaması: Kelâm-felsefe ve tasavvuf-felsefe kaynaşmasını tamamladıkları kabul edilen iki düşünürümüz Fahreddin Razi ve İbnü’l Arabi’dir.

Yanıt açıklaması yok

Yanıt Açıklaması: İbn Rüşd kozmolojisindeki varlık ilkeleri şöyle sıralanmalıdır. İlk İlke-İlk Madde-Suret.

Yanıt Açıklaması: İbn Sînâ’ya göre varlık ve genel olarak metafizik alana ilişkin bilgi, mantıki kanıtlara dayalı ve dolaylı bir bilgi olmayıp doğrudan doğruya akıl yoluyla (sarih irfânî akıl) kavranan bilgidir. Ayrıca varlık ve metafizik alana ilişkin bilgi ve kavramlar salt biçimsel değil içeriği ve fiilî gerçekliği olan kavramlardır.

Yanıt Açıklaması: İbn Sina soru cümlesinde geçen birbirine çelişik iki cümle arasındaki uzlaşıyı, bilgelik sözcüğünü mecazi anlamda ele alarak aşmaya çalışmıştır.

Yanıt Açıklaması: Gazzali bilgiyi nur, sezgisel bilgiyi ise nur üstüne nur diye anar

Yanıt Açıklaması: Tanımı yapılan ünlü düşünürümüz Gazzali’dir.

Yanıt Açıklaması: Verilen eseri Fatih Sultan Mehmed’in talebi üzerine kaleme alan yazar Molla Abdurrahman Cami’dir.

Yanıt Açıklaması: Gazzâlî’ye göre filozoflar bir aldatmaca içindedirler. Çünkü onlar, özellikle metafizik konulara ilişkin görüşlerini temellendirmede zora girdiklerinde muhataplarını ikna etmek üzere bu disiplinin, zeki kimselerin dahi anlamakta güçlük çektikleri karmaşıklık, kapalı ve içinden çıkılmaz bir ilim olduğunu; dolayısıyla matematik ve mantık bilmeyenlerin bu konuları anlayamayacağını ileri sürerler. Oysa Gazzâlî’ye göre matematiğin metafizikle hiçbir ilgisi yoktur. Birinin çıkıp “metafiziği anlamak için matematik gereklidir” demesi, bir başkasının “aritmetik için tıp gereklidir” demesinden farksızdır. Filozoflar metafizik konuları incelerken, yöntemleri olduğunu söyledikleri mantığın ilke ve kurallarına bağlı kalmamışlardır. Onlar, matematik ve mantık alanındaki başarılarının arkasına sığınarak metafizik alanında zan ve tahmine dayalı olarak ortaya koydukları görüşlerin doğru olduğunu ileri sü- rerler ki bu aldatmacadan ibarettir.

Yanıt Açıklaması: İbn Sina nelik-varlık ayrımında Tanrı’dan söz etmemiştir.

Yanıt Açıklaması: Verilen tanıma göre aklımıza gelmesi gereken düşünürler Esirüddin Ebheri ve Necmeddin Katibi olmalıdır.

Yanıt Açıklaması: Bilme,zihnin soyutlama yoluyla nesnenin suretini alıp kavram ve bilgiye dönüştürmesinden ibarettir. Filozofun yaklaşımına göre nesneler dünyasına ilişkin veriler çeşitli aşamalardan geçerek zihne ulaşır, zihin bunları kendine özgü işlemlerden geçirerek bir kavram (tasavvur) veya bir yargı (tasdik) elde eder ki bu sürece düşünme (fikir) denilmektedir.

Yanıt Açıklaması: “İhyau Ulumiddin” Taşköprülü-zade’nin eseridir.

Yanıt Açıklaması: Kindi’nin kurduğu kütüphane Kindi Kütüphanesidir.

Yanıt Açıklaması: Âlemin ezelî olduğunu, dolayısıyla bir yaratıcısının bulunmadığını ileri süren dehriyye, adını “başlangıcı ve sonu olmayan zaman” anlamındaki “dehr” kelimesinden alan materyalist ve ateist bir felsefe ekolüdür.

Yanıt Açıklaması: Varlığını devam ettirmek için sebebe muhtaç olmayan varlıklar zorunlu varıklardır.

Yanıt açıklaması yok

Yanıt Açıklaması: Tutarsızlığın tutarsızlığı İbn Rüşd’ün kitabıdır.

Yanıt Açıklaması: İbn Sina felsefeyi hikmet ile eş anlamlı görmektedir.